9 Ekim 2012 Salı

GÜRBÜZ GÜZELİM



Sen istediğin kadar spor yap Türk kızı. Türkmen gızım benim, göçmen kuşum, karmakarışık genetik sahibi güzel gızım. Kınalı yapıncak. Al yanaklı anam. Sen plates' e, yoga'ya, spora yardırıp gitsen de; binbir organik destekle yeni hücre peşine düşsen de; yuvarlak hatlısın balam. Ne güzel işte! Anasın, 34 beden olsan da... Diet esnasında börek, baklava sayıklarsın; bir nutella gördün mü kaşıklarsın... Neşeli ve rahatsın... Salon eve uzaksa sen de fikren spora uzaksın: Balerinlerinki gibi değil de;  eski tablolardaki balık etli-beyaz kadınlarınki gibi bacakların. Oh işte! Bir de yanlış spor yaptıysan, al işte sana, futbolcu bacaklısın bebeğim. Türün böyle senin akıllı kızım, zorlama. Teninin rengini açarak anatomisini inkar eden zenci gibi sosyolojik bir objesin. Yapma. Sen bembeyaz tenli, börek gibi bacakları olan, orta boy, mermer gibi, al yanaklı bir güzel kadınsın. Kendine bi' bak. Aslında öyle ne güzelsin hemşerim yauuvvv...
Sağlık ve güzellik hamleleriyle doğallığa; en büyüleyici görüntüye kavuşmak ve bu sihri korumak olsun hedefimiz. Ha fıstığım benim? A benim sultanım? Hm?
Herkesin kendine has bir burnu, biraz göbeği,  açık renk teni,  koyu saçı, kahverengi eşek gözleriyle, masmavi deniz gözleriyle türünün klasik ve nadide örneğisin. Sen japon olsan gözün çekik olurdu kendilinden. E olmamış ablam. Sen niye gidip çektiriyorsun gözlerini? Niye saçının yapısını bozup düzleştiriyorsun. Biz hokka burunlu bir ırk da değiliz; neden birden herkesin burnu hokka oluverdi? İnanılmaz bir sarı tonu bulup saçını boyamak niye?  Kılık değiştirir gibi. Tanınmamaya mı çalışıyorsunuz? Aranıyor musunuz? Bir suç filan mı işlediniz? Ne! Ne oldu? Katil misiniz lan siz!!! İmdat! Kaçın.



Hiç yorum yok: