Bir kişi, sadece 1 kişi koşarak gelip, parmağını uzatıp, en yüksek sesiyle'o bir karpuz!!!' diye seslendi. 'O' kendine baktı, kendini dinledi ve 'Yo, ben karpuz değilim.' dedi ve yürüdü. Geride ikili bir soru asılı kaldı: 'O karpuz mu? Karpuz değilse ne?' ve 'Ben karpuz değilim, bir kişinin beni karpuz sanması beni karpuz yapar mı?' ...Yürüyüp gitti kadın. Yürüdükçe çekirdeklendi... Kendinden bir dilim koparıp serinleye, serinleye kemirdi. Düşünmek yersizdi; kadın karpuz değildi. İlki kendi olmak üzere bir sürü şahidin huzurunda karpuz olmadığına yemin etti. O'nu karpuz sanan da gelsin tadına baksındı. O da mı olmadı? Kadın yine de müteşekkirdi; en azından ne olmadığına emindi şimdi. Yol güzel, süreç temizdi. Her uzanan parmak da gülün dikeniydi.Yürüyüp gitti, eteklerini toplayarak köşeyi döndü. Şimdi yüksek bir duygunun tepesinde, eskisinden de yeni biriydi.
Yazılarda geçen olay, durum ve kişiler tamamen hayal(hakikat) ürünüdür. Cangama gözümde, aklımda, gönlümde canlanan 'şey'leri yazdığım bir köşe-i geyiktir...
1 Ağustos 2012 Çarşamba
BANA MI DEDIN?
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder